Yüksek lisans tezi. — Kastamonu: Kastamonu Üniversitesi, 2024. — xiii, 154 s.
Kumuklar, tarih boyunca Rus sömürgesi altında varlıklarını sürdürmeye çalışmışlardır. Bu sömürge nedeniyle Kumuk edebiyatına dair eserlerin, şair ve yazarların çoğu da henüz gün yüzüne çıkabilmiş değildir. Bu sebeple yapılan bu çalışma aracılığıyla, Kumuk edebiyatında yer alan lirik şiirlerden bazılarına temas edebilmek ve Kumuk şair Gülbagdat Omarova'nın şiir dünyası üzerinden Kumukların edebiyat sahasını Türk edebiyat sahası ile birleştirebilmek hedeflenmiştir. Omarova'nın şiirlerinin lirik türde olduğu saptanmıştır. Sanatçıların dönem ve koşulların etkisiyle dışavuramadığı ve bastırmak zorunda kaldığı her his, açığa çıkan coşkunluk neticesinde lirizm kisvesi altına sığınarak tüm yazınsal metinlere, resim, müzik ve plastik sanatlar gibi çeşitli branşalara neşredilmiştir. Lirik/lirizm ifade biçimi, taşıdığı duygu yoğunluğu gereğince en çok âşk hissinin dışavurumunu sağlama görevini üstlenmiştir. Lirizm/lirik ifade türünün teşekkülünden itibaren bu ifade biçiminin niteliğine yönelik herkesin bildiği en genel sözlük tanımı ise şudur: "Coşkun ve ateşli anlatımı olan, toplumun ortak veya şairin kişisel duygularını anlatan şiir" demektir. Çalışma içerisinde Gülbagdat Omarova'ya ait lirik şiirler, Nicolai Hartmann'ın ortaya koymuş olduğu "Ontolojik Çözümleme" yöntemiyle incelenmiştir. Hartmann'ın ortaya koyduğu yöntem, şiiri belirli katmanlara (tabakalara) ayırarak içten dışa tüm yapıları ele almamızı ve şiiri bütüncül bir yapı içerisinde incelememizi sağlamaktadır. Çalışma neticesinde ise Gülbagdat Omarova'nın şiirlerinin Türk mitolojisine ve Türk edebiyatına ilişkin birçok ortak öge taşıdığı yargısına ulaşılmış ve Türk halklarının şiir dilinin, emsalleriyle ilişkisi olduğu düşüncesine erişilmiştir.